Eskişehir’e gelip de Odunpazarı’ını gezmeyen yoktur sanırım.
Bizde gezimizin 2.günü sabah erkenden kalkıp Odunpazarına gittik. Burası sadece
resimlerde gördüğümüz Odunpazarı evlerinden ibaret değil, içinde bir çok gezi
noktası barındıran bir bölge bu yüzden sabah erken başlamakta fayda var,
görecek çok yer var. Bizim çocuklar zaten erken kalktığından biz kahvaltımızı
edip 9a doğru Odunpazarına varmıştık bile. Hazır tenhayken sokaklarında gezip,
restore edilerek korunan güzel konaklarını gezdik.
Evlerin hepsi birbirinden güzel, kimileri otel olarak
kullanılıyor, kimileri restoran, içlerinde normal yaşam var mı bilemiyorum ama
ben şahsen böyle bir konakta yaşamayı çok isterdim, özellikle mavi boyalı
olanlara bayıldım. Burası Unesco tarafından 2012 yılında “Dünya Mirası Kenti” olmaya
aday gösterilmiş, gerçekten bunu hak edecek kadar da güzel. Çok fazla ev yok
aslında toplam 3-4 sokak o yüzden tüm sokakları detaylıca gezmek yaklaşık 1
saatinizi alabilir.
Kurşunlu Camii ve Külliyesi
Bu camii Mustafa Paşa tarafından yaptırılmış ve tekke ve
zaviyeler kapatılana kadar da külliye olarak kullanılmış. Camiinin inşaatı tam
8 yıl sürmüş ve 1525te açılmış. Camii günümüzde halen faal, eskiden külliye
olarak kullanılan bölümler ise bugün müze ve el sanatları sergisi olarak
kullanılıyor.
Camiiye girince sağdan ilerleyip müze kısmına mutlaka girin ve
gezin. Biz sabah erken oradaydık ve henüz kimse yoktu, hazır sakinken ilk
olarak Lütetaşı Müzesini gezdik.
Lületaşı Eskişehir taşı yada beyaz altın olarak da
biliniyor, en çok bu bölgeden çıkan bir taş. Bu taştan inanılmaz ince bir
işçilikle harika eserler yaratılmış. En çok da pipolar görüyoruz her biri
birbirinden güzel neden diye düşünüyorum meğer bu taşın nikotini hapsetme
özelliği varmış, ayrıca su görünce yumuşuyormuş, herhalde bu yüzden en çok pipo
yapılmış. Pipo meraklısı bir tanıdığınız varsa buradan çok beğeneceği bir
hediye alabilirsiniz. Eskişehir’de 1998
yılından beri lületaşı festivali düzenleniyormuş ve bu festivalde beğenilen
eserleri il özel idaresi alıp müzeye ekliyormuş.
Müzenin hemen karşısında El Sanatları Çarşısı var, burayı ben çok sevdim. Bir çok değişik
hediyelik eşya bulmak mümkün. Ebrudan yapılma kitap ayraçları, takılar, hat
sanatından örnekler, lületaşı pipolar, minyatürler, magnetler, cam eserler.
Hepsi de o kadar güzel ki, insan seçmekte zorlanıyor.
Buradaki ürünlerin fiyatları da oldukça uygun geldi bana
,takılar uçuk fiyatlı değil. Lületaşından tespih, pipo alabilirsiniz. Minyatür
süsler alabilirsiniz, ebrudan yapılmış kitap ayraçları 3-5 TL. Hemen 2 tane
kitap ayracı ve takı alıyorum kendime.
El Sanatları Çarşısından çıkınca hemen ileride Cam Sanatları Merkezini görüyorsunuz.
İçeride sanatçılar bütün gün camdan eserler yaratıyorlar. Küçük bir bölümde
camdan yapılmış takılar, süs eşyaları da satılıyor. Camın yapılışı bizimkilerin
ilgisini çekti biraz izledik sanatçıları.
Cam Sanatları merkezinin hemen karşısında da Sıcak Cam
Üfleme Stüdyosu var, burada gün boyunca çalışmalar yapılıyor, biz gittiğimizde
sabah çok erken olduğundan henüz hazırlık yapılıyordu, bizde daha önceden
yapılmış eserleri biraz incelemekle yetindik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder